Alınan bütün önlemlere rağmen, teknolojinin bütün imkanları kullanılıyor olmasına rağmen ve çalışanlar iş sağlığı ve güvenliği konusunda eğitilmeye çalışılmasına rağmen ne yazık ki iş kazalarının önü bir türlü alınamıyor ve bu kazalar veya meslek hastalıkları yüzünden hergün dünyada binlerce kişi yaşamını kaybediyor veya sakat kalıyor.
Bu yılın Temmuz ayında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından açıklanan rakamlara göre iş kazalarında ölüm oranı 100 bin kişide 8.8’dir. Ancak açıklanan bu rakamın, kayıtlara girmeyen olaylar yüzünden gerçekte çok daha yüksek olduğu tahmin edilmektedir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bu yıl, Çalışma Hayatında Milli Seferberlik, İş Sağlığı ve Güvenliği Hedef Sıfır adını verdiği bir program yürütmektedir. Bakanlık yöneticileri Ocak ayından başlayarak bütün şehirleri ziyaret etmektedir ve bu çerçevede bir deklarasyon yayınlayarak, inşaat sektörü başta olmak üzere bütün sektörlerde yaşanan iş kazalarının sıfırlanmasını hedef almışlardır. Bu kapsamda işletmeler ile biraraya gelinmekte, yaşanan olaylar, gelişmeler ve öneriler dikkate alınmaktadır.
Bu kapsamda olmak üzere iş sağlığı ve güvenliği konusunda çalışan elemanların, çalışma hayatında karşılaşılan iş kazaları ve meslek hastalıklarının önüne geçmek için üstlenecekleri temel görevler şunlar olmaktadır:
- Çalışma ortamlarında iş sağlığı ve güvenliği açısından risk değerlendirme çalışmalarını yürütmek
- Çalışma ortamlarının denetimlerini yapmak
- Faaliyetler sırasında kullanılan çeşitli makina ve ekipmanların iş sağlığı ve güvenliği açısından gerekliliklerini kontrol etmek
- Acil durum planlarının ve uygulamalarının hazırlanmasını sağlamak
- Yangın önleme çalışmalarını gözetmek
- Çalışanların bu konularda daha bilinçli olmasına hizmet etmek
İşletmelerde iş sağlığı ve güvenliği alanında çalışan personel aynı zamanda şu sorumlulukları da üstlenmektedir:
- İş sağlığı ve güvenliği konusunda yürürlükte olan yasal düzenlemeleri takip etmek ve yorumlamak
- Mesleki etik kurallara uygun davranmak
- İşletmede iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması yönünde alınması gereken her türlü önlemi almak
- İşletmede risk analizleri yapmak ve olası riskleri önlemek için üst yönetim nezdinde gerekli girişimleri yapmak
- İş sağlığı ve güvenliği konusunda gündemde olan olaylara karşı duyarlı olmak ve gelişmeleri yakından izlemek
Ölüm ile sonuçlanan iş kazaları, büyük oranda inşaat sektöründe meydana gelmektedir (yüzde 40). Bu sektörü maden ve metal sektörü izlemektedir. Ancak yapılan çalışmalar ile son yıllarda büyük gelişmelere elde edildiği de bir gerçektir. 2002 yılında iş kazalarında ölüm oranı 100 bin kişide 16.8’dir. Çalışan sayısının da büyük oranda yükseldiği düşünülürse bu düşüş büyük anlam taşımaktadır.
Resmi kuruluşların bu çalışmaları ve yapılan yasal düzenlemeler ile iş sağlığı ve güvenliği konusunda olumlu gelişmeler yaşanırken bir yandan da yeni yönetim sistemleri ve yeni standartlar geliştirilmektedir. Bu konuda en büyük çalışma ISO 45001 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi standardıdır. Bu standart konusunda hazırlık çalışmaları 2014 yılı Nisan ayında Uluslararası Standartlar Örgütü (ISO) tarafından başlatılmıştır. Yeni standart aslında yürürlükte olan OHSAS 18001 standardını yerini alacaktır.
ISO 45001 standardının ilk taslağı 2015 yılı Ağustos ayında yayınlanmıştır. Ancak yapılan ilk oylamada kabul edilmemiştir. Bunun üzerine ikinci taslak hazırlanarak yeniden komitenin onayına sunulmuş, bu defa taslak onaylanmış ve standardın genel maddeleri kabul edilmiştir.
ISO 45001 standardının 2016 yılı Eylül ayında yayımlanması planlanmıştı ancak çalışmalar hala devam etmektedir.
ISO 45001 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi standardı, işletmeler üzerinde büyük yük olan iş kazalarını önleme ve meslek hastalıklarının önüne geçme konusunda ciddi bir kazanç sağlayacaktır. Hem işletmeler hem de ülke ekonomisi üzerindeki bu yük, personel yetersizliği, erken emeklilik yüzünden kayıplar ve yükselen sigorta primleri şeklinde ortaya çıkmaktadır. ISO 45001 standardı, bütün dünyada işletmelerin, çalışma ortamı risklerini düşürmek, çalışanların güvenliğini artırmak ve daha güvenilir çalışma koşulları yaratmak açısından işletmelere bir çerçeve oluşturmakta ve üzerlerindeki yükü düşürecek gereklilikler içermektedir. Aynı zamanda bütün dünyada kabul gören ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi ve ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi gibi sistem yaklaşımlarını izlemektedir. Keza ISO 45001 standardının ana yapısı, Annex SL adı verilen ve bütün kalite sistemlerinin çatısını oluşturan yapıya uygun kurulmuştur ve 10 maddeden oluşmaktadır.
ISO 45001 standardı yayınlandığı zaman bugün geçerli olan OHSAS 18001 standardı ortadan kalmış olacaktır. OHSAS 18001 belgesine sahip işletmeler açısından bu belgenin geçerliliği bir süre daha devam edecektir, ancak belli bir süre içinde ISO 45001 belgesine dönüşümün sağlanması gerekecektir.
Bu standarda temel olan OHSAS 18001 standardı ise, Britanya Standartlar Enstitüsü tarafından 1999 yılında yayınlanmıştır ve bu standart yasal düzenlemelerin getirdiği zorunlulukların yerine getirilmesine yardımcı olan bir standarttır.